16 Nisan 2012 Pazartesi

Kafes Kuşları Hastalıkları..



HASTALIKLAR VE TEDAVİ

MANTAR :
Belirtileri, kuşlar bitliymis gibi tiftiklenirler, tüylerde dökülme olur, vücudundaki kellikler ve görünen yerlerde, kizarikliklar, pullanma gözükür ve bulasicidir. 
NIZORAL SAMPUAN : Sampuan köpürtülerek suluklar, mamaliklar, yemlikler ve kafesin her kösesi yikanir. 

NIZORAL TABLET : 1 litre suya 1 tane hap atilir. 7 gün devamli verilir. Her gün içme suyuna, taze olarak karistirilir. Eczacinin hazirladigi asagidaki solüsyon, açikça gözüken kizartilarin, beneklerin, pullanmalarin üzerine pamuklu çubuk vasitasi ile 7 gün haricen sürülür. Iyod solüsyonu 100cc olarak hazirlanacak, içine 50cc su ve 2 tablet Rabenzole atilip, karistirilacak ve pamuklu çubukla sürülecek.

SINDIRIM SISTEMI BOZUKLUGU :
Yanlis beslenme ve mikroplu gidalar vasitasiyla hayvani yavas yavas hasta eder. Karin altindaki damarlar yesil olmaya baslar, kizarikliklar meydana gelir ve hafif kararma olur.
SOLUNUM YOLLARI BOZUKLUGU :
Hayvan bogazina birseyler takilmis gibi agzini açip kapatir; kuyrugundan nefes aliyormus gibi kuyrugunu sallar.
TEDAVISI : Içme sularina tedavi süresince vitamin konur ve her gün agiza 1-2 damla %2,5 Baytril 5 gün süre ile damlatilir. Not : Antibiyotik tedavilerinde verilen süreye uyulmasi gerekir. Yoksa ileride bagisiklik kazanan hayvan tedaviye cevap vermez.

KURUMA :
Bu hastalik halsizlik ve gögüste kuruma olarak çogunlukla ölüm halinde görülür. Kesin tedavisi olan bu ilaçlarla ayni zamanda yukarida Baytiril'in çözemedigi problemler için de etkilidir. Yani çok genis etkili birçok hastaliga iyi gelen bir antibiyotiktir.
Biteral tablet : Bir tablet 8 esit parçaya bölünür, bir parça bir sulukta eritilerek 8 gün boyunca kuslara verilir. (Her gün 1/8 verilir.)

ÇIÇEK :
Kusçuluk için Veba dir. En belirgin özelligi, kesin ve çabuk kitlesel ölümlerdir. Çok çabuk bulasir ( 7-8 gün içinde). Gaga, göz çevresi ve ayaklarda gözükür. Hastalanan kus asisi yapilmazsa 8 günde, agzini aça aça, kuyrugunu sallaya sallaya ölür.
Kanareien Pocken adli bu asi yurt disindan getirilmektedir. Yavru en az 6 haftalik olmalidir. Hastalik olsun olmasin senede bir kez bütün kuslar asilanmalidir.
Türkiye de hemen her kümeste çiçek mikrobu bulunur. Bu mikrop sicak ve nemli yerler de salgin yaratir. Bu yüzden her yetistirici 10. ayda mutlaka asi yaptirmalidir. Unutmayalim ki bu savastan sadece asi yaptirarak basa çikabiliriz.

AYAK SISLIGI :
Hastaligin belirtileri sunlardir : kusun atesi çikar, ayak bileklerinde sismeler görülür, parmaklarini kapatamaz hale gelir ve ayak tabanlarinda sismeler ve yaralar görülür. Bu hastaligin tedavisinde "Teramycn" merhem kullanilabilir. ¼ Aspirin toz haline getirilip merhemle karistirilir, haricen sabahtan ayaklara, tabanlara sürülür. Aksamda saf vanodin e kusun ayaklari sokulur ve agizdan 1, 2 damla baytril damlatilir. Bir hafta süreyle bu tedavi sürdürüldügünde kusta gözle görülür bir iyilesme gözlenir.

ISHAL :
Mikrobik ve gidaya bagli olmak üzere iki türlüdür. Mikrobik olmayan ishalde diyet uygulanir; Mama, yumurta verilmez sade ince yem ve yulaf verilir. Mamalikta sürekli haslanmis patates bulundurulmali ve kaybettigi su kaybi için marulun kart yapraklarindan veya ispanak çok az olarak verilmelidir.
Mikrobik ishalde, kusun pisligi tahlilinde çikan sonuca göre ilaç tedavisi uygulanmalidir. Bazi ishal ilaçlari ise sunlardir: sulfamazettin, koksidin, niflodin.

KIRIK VE KANAMALAR :
Ayagi kirilan kusa pamuk takviyeli bilezik takilarak kusun kirik ayagi alçiya alinir. 10 gün içinde ayagin kaynadigi ve kirilan ayagin hiç aksamadigini görürsünüz. Bazi yetistiriciler kirilan ayaga bant saramaya çalisirlar, hem zordur hem de yanlis kaynamalara sebep olur.

KANAYAN YARALAR :
Genelde ur keserken ve ur düstükten sonra kanamalarla çok sik karsilasilir. Kanayan yaraya tetrat (insan için) kapsülü içindeki toz dökülür. Hem antiseptik vazifesi görerek mikrop kapmasini engeller hem de kani durdurur. Kanamayan tahris olmus, yapa derisi kalkmis yaralara da teramisin merhem sürülmesi tavsiye edilir.

ISTAHSIZLIK :
BELIRTILERI : Kanaryada yem yemeye karsi genel bir isteksizlik ve durgunlukla kendisini belli eder.
NEDENLERI : Çogunlukla kanaryanin daha önce alisik oldugu yemin disinda bir besin rejimi uygulanmasi veya tekdüze bir yemle beslenmesi ile görülür. Bundan baska bazi hastaliklara bagli olarak görülen istahsizliklar da vardir.
TEDAVISI : Kanaryanin arzu ettigi yemlerin verilmesi,çok bölmeli yemliklerde çesitli yemler sunularak seçiminin kanaryanin tercihine birakilmasi ,istah açici yesillik ve meyvelerin verilmesi yararlidir.Istah açma amaciyla hazirlanmis kanarya suruplarindan yararlanmak mümkündür.Eger istahsizlik belli bir hastaligin etkisiyle ortaya çikmis bulunuyorsa,öncelikle onun ortadan kaldirilmasi gerekecektir.

HALSİZLİK :
BELIRTILERI : Kanaryanin son derece halsiz,güçsüz ve mecalsiz olmasiyla eski hareketliligini,canliligini kaybetmesiyle,ötmeye ve yeme karsi hissedilir oranda isteksiz davranmasiyla taninir.Hastaligin ilerlemesi halinde karin derisinin rengi koyulasir,kirmizi ve hatta giderek mor bir renk alir.
NEDENLERI : Kötü yasama kosullari , kötü isli dumanli,sigara kokulu,havasiz yerler,tek yanli ve yetersiz beslenme soguk alginligi ile iliskili hastaliklarda çok uzun süren devrelerde , bu devreler içinde beslenme bozukluklari zafiyetin nedenlerinden sayilabilir.
TEDAVISI : Kanaryanin elverisli kosullara kavusturma ve iyi bir beslenme saglama alinacak baslica önlemler arasinda yer alir.Bu amaçla kanarya temiz havali,isik alan,rutubetten uzak,isisi normal bir yere alinir.Istah açici yem ve yesillikler,meyveler,karma yemler,kuvvet mamalari ile dengeli bir beslenme saglanir.

BRONSIT :
BELIRTILERI : Bronsitli kanaryada gözlenebilecek en belirgin araz,solunum güçlügü,sik sik nefes alma ve soluk alirken duyulan hiriltidir.Hastaligin ilk devrelerinde yüksek ates görülür,eger önlem alinmazsa hastalik kanaryanin ölümüne yol açabilir.
NEDENLERI : Siddetli üsütme ve soguk alginligi sonucunda ortaya çikan, solunum yollarinin iltihapla tikanmasi seklinde tanimlanmasi mümkün olan bir hastaliktir.Soguk alginligina ve nezleye neden olan etkenlerin erken önlem alinip giderilmedigi taktirde bronsite dönüsme olasiligi kuvvetlidir.
TEDAVISI : Tedavisi,soguk alginligi ve nezle tedavisine paralel özellikler tasir.Ilk önlem olarak kanarya daha sicak bir yere tasinir.Gagasi açilarak bir damla bal damlatilarak susamasi saglanir.Suyuna bir damla TERRAMCINE damlatilmis ve ilitilmis su verilir.Nezlede oldugunca B ve C vitaminlerinin direnç artirici ve iyilestirici etkisinden yararlanilmalidir.Bu amaçla vitamin ihtiva eden ampullerden bir damlalik araciligiyla birer damla alinarak içme sularina TERRAMYCINE ile birlikte damlatilmasindan fayda görülecegi kuskusuzdur.Kaynatilmis keten tohumu suyu da bu hastalikta yararlanilan sifa verici bir ilaçtir.

ASTIM :
BELIRTILERI : Kanaryanin soluk almada zorluk çekmesi,sik sik ve hiriltili solumasi ile kendini belli eden bir hastaliktir.Astimli kus ötmeye karsi isteksiz ve ötüs kalitesinden çok sey kaybetmistir.Genellikle uzun süren bronsitlerden sonra ortaya çikmasi tanitici bir niteligidir.
NEDENLERI : Yerlesmis nezle ve bronsitin,bakimsizlik,kirli ve dumanli hava tozlu yem ve tozlu ortam gibi elverissiz kosullar ve tedavisizlik gibi etkenlerle solunum organlarinda kronik,iyilestirilmesi güç bir rahatsizliga dönüsmesidir.
TEDAVISI : Maalesef kroniklesmis durumlarda kesin bir tedavi yoktur. Hastalik henüz bronsit halinde iken veya hastaligin henüz baslangicinda iken yukarida sayilan elverissiz kosullarin ortadan kaldirilmasi iyi ve sürekli bir bakimin saglanmasiyla önlemek mümkündür.Astim baslangici da iken,bronsit tedavisinin yani sira mentol , nane ruhu okaliptüs bugulari yapilmasi soluk açmada ve iyilesme sürecinin kisaltilmasinda yararli olur.Bugulama su sekilde uygulanir.Sicak bir tuglanin üzerine oturtulan madeni kap içindeki kaynar suya adlari anilan soluk açicilardan biri damlatirilar.Astimli kanaryanin bulundugu kafes bu kabin yanina yerlestirilir ve her ikisinin üzeri tek bir örtüyle örtülerek,hasta kusun bundan en büyük yarari görmesi saglanir. Bu arada soluk açici ilaçlarin kanaryanin rahatsiz olacagi ölçüde fazla damlatilmamasina dikkat edilmelidir.Kroniklesmis astimlarda hazir olarak satilan astim ilaçlarindan da yarar saglamak mümkündür.

NEZLE :
BELIRTILERI : Kanaryanin burnunda ve gözlerinde bir akinti görüldügünde, bunun nezlenin ilk ve temel belirtileri olarak kabul edilerek derhal tedaviye baslanilmasi gerekir.Hastalik ilerledikçe burnun tikandigi,gözlerin çapaklandigi ve kanaryanin soluk almakta zorluk çektigi görülür.Eger önlem alinmazsa agir oksijen yetersizliginin ve mikrobik olan nezlenin yaptigi yüksek ates sonucunda kanaryanizin ölmesi söz konusu alabilir.
NEDENLERI : Mikrobik olmasi nedeniyle baska kanaryalardan geçmesi mümkündür.Bununla birlikte yukarida degindigimiz soguk alginligina bagli olarak üsütme sonucu olusmasi daha yaygin olarak gözlenen bir haldir.Ani isi degisiklikleri ve bazen de aksamüstleri yaptirilan banyo sonucunda islak veya nemli tüylerle bir gece geçiren kanaryanin siddetle üsüterek nezleye tutuldugu çok görülmüstür.
TEDAVISI : Ilk önlem olarak kanarya isica daha yüksek bir yere alinmali ve eger baska kanaryalarla birlikteyse onlardan ayrilmalidir.Gözlerdeki çapaklar ve akinti asit borikli suyla silinmeli soluk almakta zorluk çektirecek oranda bir burun tikanikligi varsa,tuzlu suya batirilmis küçük bir tüy parçasi burun deliklerine sokularak bu tikaniklik giderilmelidir.Bundan sonra burun çevresi ve gözlere SIGMAMYCINE merhemi sürülmeli,ancak burun deliklerinin tikanmamasina ayrica özen gösterilmelidir.B ve C vitamini yüksek besinlerin verilmesinde suyuna bal karistirilarak vücut direncinin artirilmasinda yarar vardir.Bu arada hastalik geçinceye kadar suyuna her gün bir damla TERRAMYCINE konulmalidir.Hastalik arazlari kaydolduktan sonra kafesin sodali sicak sularla veya asit borikli suyla güzelce yikanip güneste kurutulmasi mikroplarin öldürülmesi açisindan yararlidir.

ROMATIZMA :
BELIRTILERI : Romatizmali kanarya,tünek üzerinde tutunamaz,düser. Yürümekte zorluk çektigi, yürüyemedigi, düstügü yerde kaldigi, ayaga kalkamadigi görülür.
NEDENLERI : Nem orani yüksek serin ve rutubetli yerlerde sürekli yasamak zorunda birakilan kanaryalarda, banyo yapip geceyi islak veya nemli tüylerle geçirmeyi bir aliskanlik haline getiren kanaryalarda görülür.
TEDAVISI : Hastaligin olusmasina olanak tanimamak,hastaligi tedaviden çok daha kolay oldugu için,yukarida alinan sakincali durumlari yaratmamak ve romatizmaya meydan birakmamak en iyisidir.Bununla birlikte hastalikli kanaryanin içinde bulundugu sakincali ortamdan kurtarilmasi,serin havalarda banyo yapmasina izin verilmemesi,geceleri islak ve nemli tüylerle birakilmamasi alinacak ilk önlemlerdir.Kafesin günes gören bir odada günes isinlarinin direkt vurmadigi bir yere asilmasi,kafes tabaninin sürekli olarak kuru kumlarla örtülü olmasi ve kafesin nemli birakilmamasi yerinde bir tedbirdir.Tedavi olarak kanaryanin ayaklari saf alkolde eritilmis kafuru ile ovulmali ve her gün tazelenen içme suyuna çeyrek aspirin eritilerek verilmelidir.Bu arada,içine balik yagi bulunan kuvvet mamasindan da yarar beklenebilir.

SES KISIKLIGI :
BELIRTILERI : Kanaryada ötüsün azalmasi,sesin kisilmasi veya tümüyle kaybolmasi ile taninir.
NEDENLERI : Ses kisikliginin nedenleri çesitli olmakla birlikte bunlari bir kaç noktada toplamak mümkündür.
1-) Soguk alginligi,nezle,bronsit gibi rahatsizliklarin ses tellerini etkilenmesi,
2-) Asiri ötme,sürekli ötme sonucunda ses tellerinin arizalanmasi
3-) Asiri korku,panik ve sok hallerinin sonucunda ses kaybi
4-) Ötücü kanaryalarin yanlis beslenme sonucu seslerini yitirmeleri
TEDAVISI : Dogal olarak yukarda anilan degisik nedenlere bagli olarak görülebilen her ses kisikligi veya ses kaybi olayinda ayri bir tedavi önlemi uygulamak gerekir.Bunlar yine ayni sira içinde tek tek ele alalim.
1-) Soguk algiligi,nezle,bronsit gibi rahatsizliklarda ses tellerinin etkilenmesi sonucunda olusan ses kayiplarinda,anilan hastaliklarda alinan hastaliklarda alinan önlemler aynen uygulanir.Bunun yani sira gagasindan günde bir iki damla çig taze yumurta sarisi damlatmakta yarar saglayacaktir.
2-) Asiri ötme sonucu ortaya çikan ses kayiplarinda hasta kanarya digerlerinden ayrilarak,sessiz kendisini ötmeye tesvik edecek herhangi bir uyaricinin bulunmadigi,geldigi yere es isida,cereyansiz,havadar,huzur duyacagi bir odaya alinir.Kesin istirahati saglanir.Ses güçlendirici ve vitamin degerli besinlerle kuvvet mamalari verilir.Suyuna B ve C vitamini karistirilir.
3-) Eger kanarya bir korku,bir panik veya bir sok sonucu sesini yitirmisse ikinci sokta görülen önlemler alinarak kanaryanin huzuru saglanir,geçirdigi soku atlatmasi beklenir.Bu arada saglik yemlerinin bulundugu karma yemlerden verilmesi saglanir.
Bazen yanlis bir beslenme sonucunda da kanarya ses kisikligi geçirebilir. Bu gibi durumlarda ses kisikligina neden olan proteince yüksek besinler ve unlu yiyecekler kesilir.Daha düsük degerde besinler,saglik tohumlari,ötücü kanaryalara verilen özel karma yemler kullanilir.Baslangiçta kisa bir süre perhiz yaptirmak da yarar saglayacaktir. Bütün bunlardan baska sik sik degindigimiz kanaryalarin hava akimlarina maruz kalmasi,soguk suyla banyo yapmasi,soguk su içmesi,rutubetli yerde bulunmasi, bulundugu yerin havasinin kirli,tozlu,dumanli,sigara kokulu olmasi diger olumsuz etkilerin yani sira ses kisikligina neden olabilir.

ASIRI YAGLANMA :
BELIRTILERI : Kanaryanin gözle görülür biçimde toplandigi hareketlerinin hantallastigi ötme istek ve gücünün azaldigi,solunum güçlügü çektigi görülür. Avuca alinip karin tüyleri üflendiginde derinin yagli burusuk bir görünüm tasidigi görülür.Asiri sismanligin üremede de bazi eksikliklere ve döllenme güçlüklerine,iktidarsizliklara neden oldugu unutulmamalidir.
NEDENLERI : Kuskusuz baslica nedeni dengesiz ve asiri besleme,proteince zengin ve unlu besinlerin gereginden fazla verilmesidir.Bunun yani sira kanaryaya hareket etme olanagi tanimayan küçük kafesler de asiri yaglanma yapabilir.
TEDAVISI : Ilk önlem olarak,kanarya daha genis ve hareket etme olanagi bulabilecegi büyük bir kafese alinir.Besin degeri yüksek ve yaglandirici , sismanlatici besinler kesilerek bol oranda meyve ve yesillik verilir.Bundan sonraki devrelerde yem konusunda son derece dikkatli kavranmak,kusun yakabilecegi oranda ve dengeli bir beslenme saglamak gerekecektir.

SOGUK ALGINLIGI :
BELIRTILERI : Hafif soguk alginliklarinda kanaryalarin tüylerini kabarttigini bir köseye çekilip tertop olmus bir durumda,gözleri kapali uyukladigini ötmedigini,yemedigini ve çevresiyle ilgilenmedigini görürüz.Ani isi degisikliligi kanaryalarda soguk alginligi bir sok etkisi göstererek kanaryanin bayilip tüneginden düsmesine varan belirtiler ile ortaya çikabilir.Karin derisi dogal rengini yitirip kizarir ve morarir.Bu belirtiler soguk alginligini belirlemekle birlikte,eger iyi tedavi edilmez ve tüm arazlar giderilmezse bronsit,astim, zatürree ve hatta verem gibi hastaliklarin baslangici olma özelligini de tasir.
NEDENLERI : Kanaryalar duyarli yapiya sahip varliklardir.Gerçi 16-17 santigratlik sabit bir isi saglandiginda saglikla yasabilirler.Ancak 22-23 santigrat isidan bu derecelere ani düsüslerde hastalanmalar olasiligi dogar. Gece ve gündüz arasindaki büyük isi farklari veya kafesin sicak odadan soguk bir odaya odaya tasinmasi gibi nedenlerin yani sira soguk suyla banyolar yaptirilan banyolar soguk alginligina neden olabilmektedir.
TEDAVISI : Ilk önlem olarak kanarya normal isidaki bir odaya getirilir. Kanaryanin agzi,ucu inceltilmis bir tüy sapi ile açilarak bir damla kadar bal konulur.Bu bir damlalik bal kanaryayi susatacak ve su içme istegi yaratacaktir. Bu istegini gidermek için içecegi suya bir damla kadar TERRAMYCINE damlatildiginda ilk tedavi saglanmis olur.Bu arada karma ve kuvvetli yem verilmemeli,kisa bir süre için haslanmis patates kürü uygulanmalidir.Dogal olarak bu süre içinde TERRAMYCINE verilmeye devam edilmeli ve kanarya mümkün oldugunca sabit bir sicaklikta tutulmalidir.Bu amaçla ilk günler için kafesin içine hava girmesine engel olmayacak yün bir örtü kullanilmasi ve kafesin bu örtü ile siki sikiya örtülmesi yerinde bir tedbir olacaktir.Kanaryaniz biraz kendini toplayip soguk alginliginin kuvvetli etkilerini atmaya basladiginda vitamin degeri yüksek besinlerle vücudun direnci artirilmali ve bünyesi,besin degeri yüksek yemlerle takviye edilmelidir.

10 Nisan 2012 Salı

KUŞLARDA DIŞKI ANALİZİ İLE HASTALIK TANIMI Kuş dışkısının dikkatli kontrolü bir çok hastalığın teşhisinde faydalıdır Titiz bir kontrol sonucu bir sıra problem daha başlangıç evresinde tanımlanabilir Dr Scope çeşitli kroki ve fotoğraflar ile makalesinde bu tanımlamaların nasıl yapılacağını ayrıntılı…



KUŞLARDA DIŞKI ANALİZİ İLE HASTALIK TANIMI



Kuş dışkısının dikkatli kontrolü bir çok hastalığın teşhisinde faydalıdır.Titiz bir kontrol sonucu bir sıra problem daha başlangıç evresinde tanımlanabilir.Dr. Scope çeşitli kroki ve fotoğraflar ile makalesinde bu tanımlamaların nasıl yapılacağını ayrıntılı bir şekilde açıklamaktadır.

Dışkıdaki değişiklerin daha kolay anlaşılabilmesi için kuş anatomisindeki sindirim ve üriner sistemlerinin ve özelliklerinin tanınması gereklidir.

Bir çok kuş türünün yemek borularının sonunda ,kursak olarak tanımlanan, torba şeklindeki yem deposu bulunmaktadır.Yutulan yemler burada sadece ıslatılarak yumuşatılmaktadır.Besinler buradan iki bölümden oluşan kuş midesinin salgı bölümüne geçerler.Salgı midesinde besinlere gerekli salgılar (Tuzruhu,Pepsin vs.) eklenip ,oluşan lapa Taşlık olarak tanımlanan ikinci bölüme iletilir.Güçlü kaslardan oluşan bu bölümde besinler küçük taş parçaları yardımı ile iyice öğütülüp mideden ince bağırsağın birinci bölümüne ulaşırlar.Bu bölümde yağlar ve Nişastanın sindirimi için çok önemli olan Pankreas salgısı besinlere katılır.Kuş bağırsağı oldukça kısa olduğundan besinlerin geçiş süreci de oldukça kısadır.Bağırsağın sonunda idrar ve cinsel organ kanalları makatta birleşir.Bu birleşmenin sonucu olarak kuşlarda diğer hayvanlar gibi idrar ve dışkı atımını ayrı yollardan değil sadece makattan gerçekleşmektedir.Belirtilmesi gereken diğer önemli bir ayrıntı ise,kuşların idrar keselerinin olmayışıdır.Bunun sonucu olarak kuşlar idrarlarını konsantre idrar asidi (üre) olarak bırakırlar.Sonuç olarak kuş dışkısı aşağıdaki Bileşenlerden oluşmaktadır :



  



BOLUM RESİMLERİ 
Dışkı :kahverengimsi-yeşilimsi ,uzun ve orta kıvamda kitle

İdrar :1.İdrar asidi Kristalleri:beyaz veya sarı beyaz 2.İdrar sıvısı :renksiz ,şeffaf sıvı

Dışkıların miktarı ,rengi ve niteliği çeşitli etkenlerden dolayı değişebilir.

Örneğin -sağlıklı bir kuşta : kuşun türü,alınan yem türü ve miktarı,üreme etkinliği

-hasta bir kuşta : Enfeksiyonlar,Parazitler,zehirlenmeler,Karaciğer-Böbrek vePankreas problemleri ve yanlış beslenme





BAZI TİPİK DEĞİŞİKLİKLER VE OLASI NEDENLERİ

1-DIŞKIDAKİ DEĞİŞİMLER




Renk değişiklikleri :sağlıklı kuşlarda -boyar madde ihtiva eden gıdalar,mamalar,meyveler değişikliğe yol açabilir



BOLUM RESİMLERİ

Bariz bir şekilde koyu veya kırmızımsı dışkı :

Kanın dışkıya karışması sonucu oluşur.Eğer kanama üst sindirim yolunda ise kan bağırsak geçişinde sindirildiğinden dışkı rengi koyu kahve rengindedir.Şayet kanama alt sindirim sisteminde ise dışkı rengi kırmızı veya koyu kırmızı olabilir.

Olası nedenleri:

Yaralanmalar,ağır Bakteri enfeksiyonları,,iç Parazitler (örn..Koksidler),zehirlenmeler (örn.ağır metal zehirlenmeleri)



BOLUM RESİMLERİ

Sarımsı veya yeşilimsi :

Karaciğer rahatsızlıklarında Safra salgısı sonucu oluşur.

Olası nedenleri :

Bakteri,Virüs ve Parazitler sonucu oluşan enfeksiyonlar.Zehirlenme sonucu oluşan Karaciğer hasarlarında da benzer renklenmeler oluşabilir.



 

BOLUM RESİMLERİ

Gri –kahverengi ve oldukça hacimli :

Ağır Pankreas rahatsızlıklarından etkilenen yağ ve nişasta sindirimi bu görünümün başlıca nedeni



İç Parazitler:



Ciddi Parazit salgınlarında (Tenya,Halkalı Solucan vs.) ve özellikle ilaçlanma sonrası bu Parazitler dışkı üzerinde çıplak gözle görülebilir.Diğer durumlarda bu canlıların ve yumurtalarının tespit edilebilmesi ancak Mikroskop altında mümkün olabilmektedir.

 

BOLUM RESİMLERİ 
Dışkıda sindirilmemiş taneler :

Bu durum kursak veya midede çok ciddi bir rahatsızlığın belirtisidir.Bu rahatsızlığa maruz kalan kuşlar anormal derecede yem tüketmelerine rağmen kısa sürede zayıflar ve halsiz düşerler.

Olası nedenleri :Papağanlarda –bir Virüs sayesinde meydana gelen ve tedavisi mümkün olmayan Neurogene Midedelatasyonu hastalığı.Muhabbet ve diğer kuşlarda -Megabakteri,Mantar enfeksiyonları 





2. İDRARDAKİ DEĞİŞİMLER

 

BOLUM RESİMLERİ 
Aşırı sıvı dışkılamada dışkı adeta bir sıvı üzerideymiş gibi görünür.Genelde dışkı üzerindeki beyaz idrar asidi bu durumda yoktur.

Nedenleri :

Sağlıklı kuşta-aşırı sıcaktan dolayı fazla su içme,meyve ,sebze,tüketimi sonrası ve yumurtlama döneminde normal bir durumdur.

Hasta kuşta– hastalık sonucu Böbreklerin idrarı konsantre edememesi vücutta aşırı su kaybına ve kanın yoğunlaşmasına yol açar.Bunun sonucu olarak kuşta aşırı su tüketimi gözlenebilir.

Olası nedenleri: bakteriyel bir Böbrek enfeksiyonu,zehirlenme sonucu ortaya çıkan Böbrek hasarları,Hormon bozuklukları.

Diabet: kuşlarda ender görülse de ,çeşitli şeker hastalıkları aşırı su tüketimine yol açar buna bağlı olarak ta sıvı atımı o oranda artar.



 

BOLUM RESİMLERİ 
Renk değişimi:dışkıda olduğu gibi idrarda da Karaciğer problemleri yeşilimsi ve sarımsı renklerle kendini belli eder.İdrar yollarında olası bir kanama pembemsi ve kırmızımsı renklerle belli olur.Dışkı oranı cok az veya hiç olmayabilir.

Sağlıklı kuşta –kuş uzun süre aç kaldığında veya sabah ilk yemi yemeden önce salgılanan bu dışkı normaldir.

Hastalıklı kuşta-gaga yapısında veya gaga boşluğunda olan değişiklikler,yaralanmalar,Mantar ve Trichomonadlar.

Tamamen yem yiyememe-çeşitli hastalıklar iştahsızlığa neden olabilir,aynı şekilde gaga ve boğazda oluşan yaralar da yem reddine yol açar.

Yem yenildikten sonra kusma-Kursak iltahabında,yaralanma ve Bakteri enfeksiyonu sonucu oluşur.

Bağırsak tıkanmaları-Midedilatasyonu,yabancı cisim yutma,Tümör veya yumurta sıkışma durumlarında oluşur.

Kabız-kuşlarda ender de olsa kabız da dışkının az salgılanmasına yol açar.







BOLUM RESİMLERİ

Dışkıda yoğun idrar asidi:




Dışkı üzerindeki beyaz idrar asidinin aşırı miktarda artması Gut hastalığının belirtisi olabilir.Gut hastalığı idrar asitlerinin organlarda yığılması sonucu ortaya çıkan ağrılı bir hastalıktır.Yanlış beslenme veya Böbrek hasarları sonucu oluşan bu hastalık özellikle eklemlerde oluşturduğu yumrulardan tanınır.





BOLUM RESİMLERİ 



Gut hastalığının eklemlerdeki görünmü



BOLUM RESİMLERİ 

DIŞKI VE İDRARIN KAFES ZEMİNİNDE DAĞILIMI

Sağlıklı kuşlar gün içinde sürekli hareket halinde olduklarından dışkıları da zeminde dağılırlar.Olası dışkı yığılmaları kuşların hareketinin azaldığını ve rahatsızlıkların başlangıcını belirtebilir.

6 Nisan 2012 Cuma


Tanımı : Saka kuşu (carduelis carduelis, european goldfinch eng.) 

ispinozgiller familyasından taneci, ötücü bir kuş türüdür. Bilinen en iyi ötücü kuşlardandır. 

Yüzün ön kısmında kırmızı renkli maske , kanat teleklerinin yanlarındaki sarı şerit ve göz ve başın üstünden boyun altına kadar uzanan siyah bir atkı bulunur. 
Vücut kahve tonlarında tüylerle bezenmiştir, kanat telekleri siyah ve üstünde beyaz benekler mevcuttur, kuyruk yine siyah ve uç kısmında 4-6 adet beyaz benek(badem)bulunur, 
karın altı beyazdır,renk ana hatları ile böyle olmakla beraber mevsim cins ve beslenme rejimine göre değişiklik gösterebilir. 
Gencinin başı ve sırtı gri üzerine çizgilidir. 
Erkek ve dişisi ilk bakışta aynı görünür. 
Ancak erkeğin başındaki kırmızı renk daha geniş bir alana dağılır ve gözlerin arkasına kadar uzanır. 
Erkekler dişilerden hafifçe daha büyüktür ve gagaları daha sivridir. 
Dişilerin kanatları ve butları daha kahverengidir ve kanatlarında ki sarı işaretler daha soluk ve daha dardır. 
Her iki cinste öter ancak erkeklerin şarkısı daha uzun ve güzeldir. 
Kesin bir yol ise kanadın dış bölgesinin erkekte siyah dişide kahverengi olması ile ayırım yapılır. 
kara başlı isketenin gencinden kuyruğunda sarının olmamasıyla ayrılır. 
Uçuşu hareketli ve dalgalıdır. 



Erkekleri iri, parlak tüylü,daha uzun gagalıdır,kına renkli maskesi göz dikey hizasının arkasına kadar uzanır, 
gaganın başla birleştiği bölümdeki bıyık benzeri tüyler siyah renklidir, 
ayrıca kanatların beden ile birleştiği bölümdeki üst yüzey tüyleri erkeklerde koyu , 
dişilerde kahverengine kaçar. 
Her yöreye ait yerli sakalar olmakla beraber göçle gelen değişik cinsleri de mevcuttur. 
Sakalar, içinde farklı ırklar barındıran iki ana gruba bölünmüştür. 
Bu iki grup komşu oldukları bölgelerde birbirlerine karıştıkları için ayırtedilebilir bir tüy yapısı olsa da; caniceps grubu ayrı bir tür olarak tanınmamıştır. 

CARDUELİS CARDUELİS CARDUELİS GRUBU. 
Carduelis carduelis balcanica. Güneydoğu Avrupa. 
Carduelis carduelis brevirostris. Kırım, Kuzey Kafkasya. 
Carduelis carduelis brittanica. Britanya Adaları.
Carduelis carduelis carduelis. Avrupa anakarasının büyük kısmı, İskandinavya. 
Carduelis carduelis loudoni. Güney Kafkasya, İran. 
Carduelis carduelis major. Batı Sibirya. 
Carduelis carduelis niediecki. Güneybatı Asya, Kuzeydoğu Afrika. 
Carduelis carduelis parva. Atlantik Adaları, İber Yarımadası, Kuzeybatı Afrika. 
Carduelis carduelis tschusii. Korsika, Sardunya, Sicilya. 

CARDUELİS CARDUELİS CANİCEPS GRUBU. 
Carduelis carduelis caniceps. Orta Asya'nın güneyi. 
Carduelis carduelis paropanisi. Afganistan'dan Batı Himalayalara ve Tien Shan'a. 
Carduelis carduelis subulata. Orta Sibirya'nın güneyi 


Habitatı:
Otsu bitkilerin zengin olduğu ağaçlık alanlar, bozkırlar, orman açıklıkları, fundalıklar, makilikler, Sibirya stepleri, dikenlik açık alanlar, akarsu başları, bahçeler ve köylerde yaşar. 
Şehir yaşamına da uyum sağlayanlar mevcuttur. 



Yayılışı:
Batı Avrupa, Anadolu, Afrika'nın kuzeybatısı ve Mezopotamya ile Hazar Denizi'nin güneyinde yılın her dönemi görülür. 
Ortadoğu ve İran civarında kış mevsiminde görülür. 
Rusya`nın batısında ve orta kesimlerinde ise sadece yaz mevsiminde görülmektedir. 
Hazar denizinin kuzey ve doğusunda ise göç konuğudur. 



Beslenme:
Senelik bitki türlerinin tohumları, çeşitli meyveler, küçük böcek larvaları(seyrek), devedikeni tohumu, karahindiba başta olmak üzere yeşillikler, 
darılar, tarakotu tohumu, keten tohumu, ayçiçeği, şalgam tohumu, hububat tohumları, yeşil bitkiler... 
Ozellikle dikenli bitkilerin yağlı ve yüksek protein içeren tohumları ile beslenir. 
Temel olarak taneci gaga yapısına sahiptir. 
Özellikle sonbaharda devedikenleri gibi yüksek ve otsu bitkilerin tohumlarıyla beslenmeyi sever. 



Biyolojisi:
Dört defaya kadar yavru verebilirler. 
Fincan büyüklüğündeki yuvalarını, ağaçların ulaşılması güç dallarının yapraklarının arasına ustalıkla gizlerler. 
Çoğunlukla hepsinden yavru çıkan 3-7 adet arası (genel olarak 3-5) yumurta yapar. 
Sadece dişi kuşun kuluçkaya yatmasıyla 14. günde yavrular yumurtadan çıkar . 
Yavrular yumurtadan çıktıktan 15 gün sonra yuvadan uçar . 
Yavruların ilk başta yüz alın ve ense tüyleri boz renklidir. 
Ancak ilk tülüz (tüy değiştirme) döneminde normal rengini alır. 



Göçü:
Genel bir göç hareketi göstermemekle birlikte soğuk iklimlerden sıcağa doğru göç hareketleri yaparlar. 


Popülasyonu:
Avrupa ve Güney İskandinavya'da 10 milyon çift civarında oldukları tahmin edilmektedir. 


Davranışları:
Köylerdeki çeşmelerin akıp giden sularının civarını, bulundukları ortamlardaki su birikintilerini çok severler. 
Üreme dönemi dışında genel olarak gruplar halinde gezinirler. 



Yerel Adlar:
Manisa/Soma - Telli (Kanadındaki sarı çizgilerden ötürü) 
Hopa - Tiyaspiyon 
Kapıdağ - Rum Güzeli 
İznik/Derbent BURSA - Kadınka 
ÇANAKKALE - Dikencik 
Subaşı Köyü HATAY - Dennura 
Kemeraltı/İZMİR - Kardinal 
Çayeli/RİZE - Ketifeli 
Saka kuşu/ "çembercik" / Karadeniz Eregli / Husmenaga 
Denizli- Saka- dikenci (uozgur ) 
Adana - saka- ısırgan mitçiği ( mose) 
cembercik, çembelcik, dalagan kuşu, dalgan kuşu, dennure, diken kuşu, gayduli, gengel, hanımcık, hatuncuk, kutan, tellice (Kazım Çapacı) 
Halk arasında elmacık kuşu olarak da bilinmektedir. ( Kayseri) 
Gelinkuşu-bülbül (Kıbrıs) 



Ses-Ötüşü:
Uçuş sesi berrak ve tatlı bir \"tsvit vit vit\". Ötüşü sesinin çeşitlemelerinden oluşur. 
Bunun dışındaki sesi \"giiz\". 



Kaynak: Trakus


Ses Ötüş videosu:             


                                                                               


                                                                  
                                                                      SAKA TÜRLERİ:
                                            
                                             Anadolu sakası(kömürcü, dikencil, kınalı):
Küçük boyutlu hareketli ve insana yakın bir cinstir.Kafese alıştırılması ve yavru alınması kolaydır.
                                                                                                                                                                          
                                  Akdeniz sakası(Akhisar, Antalya,İzmir,Çukurova sakası):
Akdeniz e kıyı bölgelerde yetişen ılıman iklime uyum sağlamış erken eşe gelen ve melez alınması en kolay olan cinstir. Ötüşü taneli ve nağmeleri boldur.



                                                                     


                                 Sibirya sakası(c.carduelis major, kasım sakası ,geçim sakası):  
Türün en iri ve en güzel görünüşlü olanıdır adından anlaşılacağı gibi yazları Rusya steplerinde ürer ve çoğalır,sert geçen iklim şartlarını atlatmak için Kuzey Afrika ya göçer bu göç Kasım Aralık aylarına denk gelir ve göç yolları üzerinde yakalanabilir . Kafese en zor alışan en yabani cinstir melez alınması da zordur. 
 
                                                                            



                                                              
                                                           Ak gerdan sakası: 
Gaga altından boyun altına kadar ki bölümde beyaz şerit bulunur ve bu bölgedeki siyah şalı keser, yine bir göç sakasıdır özellikle Marmara bölgesinde çokça yakalanır. Melezlemede parçalı renklere sahip yavruları için, son zamanlarda melezi en çok rağbet edilen saka cinsidir

                                                 


                                                             Zincir kenesetli saka:
Enseyi pembemsi bir renk ile kaplayan tüylere sahiptir, Saka kuşları arasında en sevileni ve en az rastlanan türüdür, ötüşü çok sert ve diktir.


                                                                          
                                                              Tek ve çift kenesetli saka: 
Ensenin işaret alanındaki tüy, ense kısmının tek bölgesinde ise tek kenesettir. Tam zıt tarafında aynı kenesetten olunca çift keneset özelliği taşır. Saka kuşlarında buda az bulunan farklılıktır.


                                                                             


                                              Himalayan sakası: TÜRKMEN SAKASI
 Renk ve ötüşte farklılık gösterir isminden anlaşıldığı gibi Himalaya dağlarında farklılaşmış bir cinstir . Vücut hatları aynı olmakla beraber kafadaki siyah atkı ya silik yada yoktur.                                 

                                                            EFSANE BEYAZ SAKA
Çokça sözü edilen, ve bir zamanlar saka kuşu sevdalıları arasında efsaneye dönüşen bu saka aslında genetik olarak her canlıda bulunabilen albinizm hastalığının görünüşüdür. Dikkat edilirse göz rengi kırmızıdır ve aynı  petshoplardaki kırmızı gözlü beyaz muhabbet kuşlarını andırır. Fakat bu durum günümüzde bir albinizm hastalığından daha öte bir durum almıştır artık kafes ortamlarında mutasyona uğramış olarak üretilen beyaz saka kuşları mevcuttur ve bir hayli yaygınlaşmıştır.

                                                             MUTASYON SAKA'LAR :
                                                                        Doğal Renk:
                                Doğadaki rengine sadık kalınmış orijinal şekilli mutasyon saka.




                                                                             AGAT:
Doğal renkten farkı göğüs bölgesinin daha açik renkte  olmasi ve sirt bölgesinin  gri veya açik gri    renkte olmasıdır.


                                                                       
                                                                             EUMO:      
Eumo saka çok tutulan ve göze hoş gelen bir renktir,  göğüs bölgesi  lekeler disinda komple beyaz sayılır, sırt bölgesi ise bej açık krem renktir , siyah bölgeler aynen siyah olup maske kırmızıdır.
     
                                                                              
                                                                             IZABEL: 
                           IZABEL, Açık kahve  olan sırt  rengi ile  sevilen ve tutulan bir renktir.


                                                                                  
                                                                           PASTEL:
                             PASTEL, değişik  bir renk olmayıp  orijinal rengin silik halidir.    
                                                                  
                                                                                 
                                                                          SATİNET:
Satinet sakada doğal renkte siyah olan bölgelerin, açık kahve  krem renk olmasıdır. Kanattaki sarı mevcuttur, maskesi kırmızı olup gerisi komple beyaz olan görünümdür.


                                                                    
                                                              ÖZEL RENKLER:
                                                                           PAHEO:
                 Sakada paheo özellikleri (kahve tonları ve izleri) olan  özel bir renktir.
                                                                               
                                                                          SARI:
Doğal renkte beyaz olan bölgelerin, sari olduğu bir renktir. Bu renk te maske tepede ve gerdan da çizgi  gibi bitmeyip  dağınık  halde olur.
                                                                             
                                                                       BEYAZ KAFA : 

Beyaz kafa  ayrı bir renk olmayıp değişik bir özelliktir. Doğal renkte  tepeden  enseye uzanıp oradan gerdana uzanan siyah çizginin  bu özellikli  sakalarda olmamasıdır.                                         
                                                             
                                                                OPAL: 
            Siyah ve diğer renklerin gri tonlarında gümüşe yakın olma halidir.
                                                                 
                                                          LUTİNO:
Saka kuşunun en etkili ve göze çarpan rengidir. Harika bir renk kombinasyonudur. Maske ve kanattaki sarı hariç süt beyaz olan bir renktir.
                                                                                 
                                                                    SİYAH (black) RENK: 
Kahverengi tonlarının kırmızı maskenin olmadığı, sarı ve siyah tonlardan başka renklerin olmadığı bir renk kombinasyonu.
                                                                                        






    SAKA KUŞLARINDA KAN TAŞIYICILIK ÖZELLİKLERİ VE TANIMLAMASI




Mutasyon sakalarda ki renk kombinasyonlarında, kan taşıyıcı kuş (spalt - split ) gibi 

terimler, saka kuşunda  kendi renginden hariç, diğer bir rengin de özelliklerini taşıdığını ifade etmek için kullanılır. Örneğin  satinet   taşıyıcı  doğal renk saka  veya 
izabel spaltı kahverengi saka. Agat , kahverengi , pastel , eumo , izabel , satinet  , 
lutino , opal , paheo  bu renklerde  sadece erkek yavrular taşıyıcı olabilir, disilerde 
tasiyicilik söz konusu değildir. Beyazkafa ,mavi ve albino larda ise erkek gibi dişide 
taşıyıcılık özelliğine sahiptir.



ein Bild

Aslında nerdeyse her renk bir biri ile  kombine olabilir  taşıyıcılık sadece  sarı 


sakalarda ve akgerdanlarda yoktur.

Image Hosted by ImageShack.us
Ak gerdan saka kendi basina bir cesit sakadir ve  akgerdan saka aslinda  beyaz 


sakanın taşıyıcısı  sakadır, bir çoğumuzunda bildiği gibi iki orijinal akgerdan saka 


eşleşmesinden beyaz saka üretilebilir.

Image Hosted by ImageShack.us

Durduk yerde bir saka tasiyici olamaz, bunun için  anne ve  baba farklı renklerde 

olması gerekir. Bir agat erkek ile  doğal renk eşleşmesinden agat taşıyıcı erkek 

yavrular çıkar. 

Ve aynen bir doğal renk erkek ile agat dişiden  agat taşıyıcı erkekler  çıkar.

ein Bild


Beyaz kafa , mavi , sarı gibi renkler diğer renkler ile   kombine olabilir ve bu 

renklerin taşıyıcısıda olabilir. Örneğin  eumo spaltı sarı agat veya satinet spaltı 


beyaz kafa eumo gibi.

Çok açık renkli kuşlarda  örnegin satinet , lutino veya  albino gibi renklerde iki aynı 

rengin  üretim sezonunda eş yapılması tavsiye edilmez , yavru alma ihtimali  

imkansız gibidir. 

Diğer renklerde ayni  renkler bir biri ile eş olabilir fakat güçlü yavruların çıkması için 

genelde üreticiler taşıyıcı kuşlar kullanmaktadır.

örnek olarak aşağıdaki çizelgede satinet , dogalrenk ve satinet tasiyici  doğal renk 

sakaların  eşleşme sonuçları.


ein Bild
ein Bild
ein Bild


Kaynak: ww.mutasyonsaka.tr.gg